8 DE KAPANIR 18 DE

"8 DE KAPANIR 18 DE"

Bu sözler sezonun özeti olsa gerek...
Bu sezon şampiyonluğu getiren en büyük etken ne diye soracak olursanız,şüphesiz kararlılık derim. Puan farkı 8 e çıktığında dahi kaybedilmeyen kararlılık.

Başa dönecek olursak,aslında bu sezon Galatasaray için sıkıntılarla başlamıştı.
Yaz transfer döneminin başında herkesin bir endişesi vardı. UEFA dan men kararı gelme ihtimali taraftarlarda derin bir endişe uyandırmıştı. Fakat Başkan Mustafa Cengiz ve kurmayları büyük bir başarıya imza atarak "men" cezasının yerine "sattığın kadar al" çerçevesinde UEFA ile 4 yıllık anlaşmaya vardılar. Bunun yanında 15 milyon Euro para cezasına çarptırılan Galatasaray artık transferde çok daha dikkatli olmalıydı. 

Bu anlaşmalardan sonra Denayer, Latovlevici, Tolga Ciğerci, Cedric Carrasco, Hakan Balta, Koray Günter, Carole ve Yasin Öztekin gibi isimlerle yollar ayrıldı.
Fakat bunlardan çok daha önemli bir ayrılık sezonun başlamasına ramak kala gerçekleşti. Geçen sezon gol kralı olup rekor kıran Bafetimbi Gomis, maaş anlaşmazlığı yüzünden takımdan ayrıldı. Bu ayrılıktan sonra taraftarların tek bir isteği vardı: Forvet. 
Yeni bir kadro yapılanmasına giren Galatasaray; Yuto Nagatomo, Ömer Bayram, Henry Onyekuru, Muğdat Çelik, Badou Ndiaye gibi isimleri kadrosuna kattı. Son olarak Alanyaspor'da parlayıp transferin gözdesi haline gelen Emre Akbaba kadroya dahil edildi ve Galatasaray forvet transferi yapamadan transfer dönemini noktaladı. 3 kulvarda da mücadele edecek olan Galatasaray'ın sezona forvetsiz başlaması taraftarlar tarafından büyük tepkiyle karşılandı.

Galatasaray lige 3 te 3 ile başladı. İlk yenilgisini Trabzon deplasmanında 4-0 gibi ağır bir skorla aldı. Bir sonraki hafta Kasımpaşa maçında Türk Futbolu yeni bir genç yıldız kazanıyordu, Ozan Kabak... Maicon'nun yokluğunda forma giyen Ozan,muhteşem oyunuyla herkesin beğenisini kazandı.

Şampiyonlar Ligi kuraları çekilmişti ve Galatasaray D grubunda Porto, Schalke ve Lokomotiv Moskova ile eşleşmişti. Bu grup diğer grublara nazaran daha kolay bir grup olarak görülüyordu fakat öyle olmadığı ilerleyen haftalarda görülecekti.
Galatasaray Şampiyonlar Ligi'de ilk maçını TT Arena'da Lokomotif Moskova ile oynadı ve sahadan 3-0 gibi net bir skorla galip ayrıldı.
Ligde sonraki iki maçını kazanan Galatasaray Şampiyonlar Ligi'nde Porto deplasmanında çok iyi oynamasına rağmen 1-0 mağlup oldu ve gruptaki ilk yenilgisini aldı.

Ligde bir sonraki maçı Antalya deplasmanıydı. Bu maçta eşine çok rastlanılmayan bir taktik öne sürüldü. Son dakikalara 0-0 girilen maçta zaman git gide daralıyordu. Fatih Terim Donk ve Maicon'u ileri sürdü ve uzun boylarından faydalanmak istedi. Dakika 87'de Mariano'nun ortasına kafayı vuran Donk topu ağlara gönderdi ve Terim'in ne kadar doğru bir hamle yaptığını bizlere gösterdi.

Bir sonraki Şampiyon Ligi maçında Schalke ile TT Arena'da karşılaşan Galatasaray 0-0 berabere kaldı ve grubun göründüğü gibi kolay olmadığını bizlere gösterdi.

Sıra Fenerbahçe maçına gelmişti,yani sezonun en olaylı maçı...
Galatasaray 2-0 öne geçtiği maçta skorun 2-2 ye gelmesini engelleyemedi. Fenerbahçe'nin 2. golünden önceki verilen yanlış taç kararı olayların başlangıcı idi. Jailson ile Belhanda arasında yaşanan gerginlikler olayın büyümesine neden oldu ve bitiş düdüğü ile birlikte saha karıştı. Bu olayların sonunda Galatasaray'dan Ndiaye, Fenerbahçe'den Soldado ve Jailson kırmızı kart gördü fakat cezalar bu kadarla kalmayacaktı. Bu maçtan sonra Fatih Terim ilk 7 sonradan 3 toplam 10 maç, Hasan Şaş 8 maç, Ndiaye 5 maç, Rodrigues 3 maç, Donk 6 maç, Soldado 6 maç, Jailson 8 maç ceza aldı. Bu kararlar zaten sakatlıklarla boğuşan Galatasaray'ı büyük bir sıkıntıya sokmuştu.

Galatasaray'ın bir sonraki durağı Almanya'ydı. Grubun 4. maçında Schalke'ye konuk olan Galatasaray maçtan 2-0 mağlup ayrıldı. Artık Galatasaray 3. olarak Avrupa Ligi'ne gitmeyi hedefliyordu. Bir sonraki maçta Moskova'ya konuk olan Galatasaray bu maçtan da 2-0 mağlup ayrıldı. Sonraki maçında ise kendi evinde Porto'yu ağırlayan Galatasaray 3-2 mağlup olmasına rağmen Moskova'nın Schalke'ye yenilmesiyle Avrupa Ligi'ne gitmeyi başardı.

Galatasaray devreye 6 puan geride girdi.

Ocak transfer dönemide Galatasaray için oldukça hareketli geçti. Maicon kiralık olarak takımdan ayrılırken Terim'le sorun yaşayan Serdar Aziz takımdan gönderildi. Genç yaşında parlayan Ozan Kabak ise Stuttgart'a transfer oldu. Böylelikle Galatasaray defans hattının neredeyse tamamını göndermiş oldu. Garry Rodrigues ise takımdan ayrılan bir başka oyuncu olurken Eren Derdiyok ise teknik heyetin raporuna göre kadro dışı bırakıldı. 15/16 sezonundan bu yana hiçbir lig maçında görev almayan Tarık Çamdal'la ise sözleşme tek taraflı olarak fesh edildi.
Boşalan defans hattını Luyindama ve Marcao ile güçlenderen Galatasaray, eski oyuncusu Semih Kaya'yı da kiralık olarak geri aldı. Bursaspor'dan ayrılarak serbest kalan Emre Taşdemir'de kadroya dahil edildi. Boşalan kanat mevkine ise genç oyuncu Henry Onyekuru'yu kiralayan Galatasaray, taraftarların uzun süredir beklediği forvet transferini uzun uğraşlar sonucu 10 milyon Euro ile Kasımpaşa'dan Diagne'yi alarak gerçekleştirdi. Tek forvetle yeniden riske girmek istemeyen Galatasaray Yunan forvet Kostas Mitroğlu'yu da kiralık olarak kadrosuna kattı.

İkinci yarıya 6-0 lık Ankaragücü galibiyetiyle başlayan Galatasaray'ı iki zorlu deplasman bekliyordu. İlk deplasman olan Göztepe maçını Sinan'ın tek golüyle kazanan Galatasaray, bir diğer deplasman olan Alanya maçında 1-0 geriye düşmesine rağmen Feghouli'nin golüyle eşitliği sağlayıp 1 puana razı oldu.

Tüm bu olaylar yaşanırken 6 şubatta Talat Terim'in vefatıyla sarsılan Fatih Terim artık tüm konsantrasyonunu sahaya verdi. Tecrübeli teknik adam yaklaşan Trabzon maçının ne denli önemli olduğunun bilincindeydi.

Trabzonspor maçını 3-1 kazanan Galatasaray'ı sırada Avrupa Ligi bekliyordu. Ne yazık ki temsilcimiz , iki maç sonucunda Benfica'ya elenerek Avrupa'ya veda etti.

Şubat ayının son haftasında evinde lig sonuncusu Akhisar'ı ağırlayan Galatasaray için maçın kolay geçeceği düşüncesi vardı. Soğuk ve karlı bir İstanbul akşamında tüm uğraşlara rağmen bir türlü gol bulunamaması, herkeste endişe yaratmıştı. Fakat 90+5'te sahneye çıkan Mitroğlu attığı golle herkesi sevince boğarak şampiyonluk umutlarının yeniden canlanmasını sağladı.

Galatasaray'ı 26. haftada zorlu bir deplasman bekliyordu. Ligde kalma savaşı veren Bursaspor , aslan karşısında 42 dakikada 2-0 öne geçti. Yaşadığı şoku hemen üstünden atan Galatasaray ilk yarı bitmeden gelen Ndiaye'nin golüyle devreye 2-1 geride girdi. İkinci yarı Diagne'nin penaltıdan gelen golüyle eşitlik gelirken, Feghouli'nin muhteşem golü aslana galibiyeti getirdi.

Mart ayının sonunda verilen milli arada gerçekleşen Mart Ayı Olağan Genel Kurulu'nda yaşananlar Mustafa Cengiz ve yönetiminde şok etkisi yaratmıştı. Oylama sonucunda idari yönden ibra edilmeyen Mustafa Cengiz ve yönetimi tüzük gereği seçime gitmesi gerekiyordu ve bu seçimde Mustafa Cengiz aday olamayacaktı.
Galatasaray yönetimi çözümü yargıda buldu.Galatasaray Denetim Kurulu'nun kongrede alınan idari ibrasızlığa tedbir konulması için yapılan başvuru Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından kabul edildi ve seçime gidilmesi engellendi.

Tekrar lige dönen Galatasaray'ı deplasmanda Fenerbahçe maçı beklerken Medipol Başakşehir ise deplasmanda Beşiktaş ile karşılacaktı.
Galatasaray deplasmanda Fenerbahçe ile 1-1 berabere kalırken Başakşehir, Beşiktaş'a 2-1 mağlup oluyordu. Bu skorlar sonucunda Galatasaray, Başakşehir ile arasındaki puan farkını git gide eritiyordu.

Ligde şampiyonluğu kovalyan Aslan içinde sırada Ziraat Türkiye Kupası yarı finali vardı. Yarı finalde Malatyaspor ile karşılaşan Galatasaray, iki maç sonunda rakibini eledi ve finalde Akhisar'ın rakibi oldu.
Maç sonunda İmparator camiaya seslenerek "Kupalara Layıksın Sen Şanlı Galatasaray" tweet'i attı ve 2 kupada da şampiyonluk mesajı verdi.


31. haftada ezeli rakibi Beşiktaş'ı ağırlayan Galatasaray, rakibinin 6 maçlık galibiyet serisiyle buraya geldiğinin farkındaydı. Maça tam anlamıyla konsantre olan Aslan maçı 2-0 kazandı ve Başakşehir'in seri puan kayıpları sonucunda 21 hafta sonra tekrar liderlik koltuğuna oturdu.

Fakat işler burada bitmiyordu. Ertesi hafta oynana Rize maçı ,22.şampiyonluğun en önemli yapıtaşlarından biriydi.
Bir sonraki hafta Rize deplasmanına giden Galatasaray için bu maç çok önemliydi. Eğer Aslan bu maçı kazanırsa haftaya evinde Başakşehir'i yenip şampiyonluğunu ilan etme fırsatına sahipti. İşler Galatasaray'ın istediği gibi başladı. Galatasaray için sezonun tartışmasız en formda oyuncusu olan Feghouli'nin golü Aslanı 1-0 öne geçiriyordu. Bu golden kazanılan penaltıyı gole çeviremeyen Diagne farkı arttırma fırsatını kaçırırken, sezonun bir diğer formda oyuncusu Vedat Muriqi'nin golü maça eşitliği getirdi.
Sezonun en üzücü olaylarından biri ise maçın ikinci yarısında gerçekleşti. İkinci yarının 62. dakikasında oyuna giren Emre Akbaba , Samudio'nun müdahalesiyle sakatlandı ve sağ ayak kaval kemiğinde kırıklar meydana geldi. Bu sakatlıktan dolayı Emre Akbaba, eylül ayındaki Erzurumspor maçından sonra yeniden sahalardan uzun süre uzak kalmak zorunda kaldı. Bu sakatlıktan sonra moral bozukluğu yaşayan cimbom Aminu'nun golüne engel olamadı ve maçta 2-1 geriye düştü. Umutlar azalırken sahneye çıkan Diagne önce 90+2 de ve sonra 90+7 de ağları havalandırarak maçı mucizevi bir şekilde döndürdü ve Galatasaray'a hayat verdi.

Artık sadece 2 final maçı kalmıştı.

15 mayıs günü Sivas'ta Akhisar ile karşılaşan Galatasaray maçı 3-1 kazanarak Türkiye Kupası'nı 18.kez müzesine götürdü.

Sıradaki hedef ise herkesin sabırsızlıkla beklediği 22.şampiyonluk idi.
Sahasında Başakşehir ile karşılaşan Galatasaray maçı kazanması halinde şampiyonluğunu ilan edecekti. Maçın ilk yarısında 1-0 geri düşen Aslan ikinci yarıya bambaşka bir şekilde sahaya çıktı. Önce Cezayirli yıldız Feghouli ile beraberlik golünü buldu. Ataklarına hız kesmeden devam eden Cimbom iki gol daha bulmasına rağmen VAR incelemeleri sonucunda goller iptal edildi fakat pes etmeyen Galatasaray, Onyekuru'nun ayağından bir gol daha bularak maçı 2-1 kazandı ve 8 puan geriden gelerek tarihi bir şampiyonluğa ulaştı.




Bir çok talihsizlik yaşamalarına rağmen kararlılıktan vazgeçmeyen Terim ve öğrencileri 22.kupayı Galatasaray tarihine kazandırdı.


Yorumlar

  1. Düşe kalka kararlılıkla yine Galatasaray!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu sezon takım ve taraftarlar çok inanclıydı. Genel olarak zevksiz ve futbola aç bir sezon gecirsekte bu durum Galatasaray taraftarına yaradı.

      Sil

Yorum Gönder